Geçtiğimiz gün Silivrispor ile ilgili yazdığım yazıdan sonra hem yeni, hem de eski yöneticiler ile görüştüm.
Öncelikle hepsinin çekincesi, finale giden son 4 haftalık yolda Silivrispor’a bir zarar vermemek ya da verdirtmemek.
O yüzden ben de hem kaynaklarımın isimlerini açıklamayacağım, hem de bazı şeyleri ben de yazmayacağım. Zamanı gelince elbette her şey yazılır.
Tüm görüşmelerim sonrasında emin oldum ki, terminal ve otopark gelirleri Silivrispor’dan hukuksuz ve haksız biçimde gasp edilmiştir.
Bakın burası önemli; ortada hem bir haksızlık var, hem de hukuksuzluk.
Volkan Yılmaz bu yerleri Silivrispor’un elinden alırken aslında niyeti farklıydı. Belediye’nin şirketi Ezgi Eğitim Kurumu’na kiralama yetkisi vererek bu yerleri kendi yandaşlarına, kendi adamlarına peşkeş çekecekti. Olmadı, dirençle karşılaşınca Belediye uhdesinde tutmak zorunda kaldı.
Sonuçta Silivrispor, çok önemli bir gelirden, neredeyse tek düzenli gelirinden oldu. Bu gaspın Silivrispor’a maliyeti aylık 150 bin liranın üzerindedir. Kendi yağıyla kavrulmaya çalışan amatör bir spor kulübü, bir kasaba takımı için bu rakamlar çok önemli, her bir kuruş değerliyken, bu el koymaya gerek var mıydı, vicdanınıza bırakıyorum.
Silivrispor ile ilgili yazılarım önümüzdeki günlerde devam edecek. Altyapı meselesini ve kapanan voleybol şubesi ile nelerin kaçtığını masaya yatıracağım.
